Hz. Ali (K.V.- Keremallhü Veche)
İlk Müslümanlardan olan Hazreti Ali (Radıyallâhu Anh), Sahâbe-i Kirâm’ın büyüklerinden olup Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)’ in damadı, amcasının oğlu ve dördüncü halifesidir. Künyesi Ebu’l-Hüseyin olmakla beraber, Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in iltifâtı vesilesiyle “Ebû Türâb” olarak da anılmıştır. İslâm ile müşerref olmadan önce dahi putları ta‘zîm etmediğinden dolayı,“Kerremellâhu Vechehû” olarak ta‘zîm edilmektedir. “Kerrâr” ve “Esedullâhi’l-Ğâlib” unvanları kahramanlık ve cesaretini ifade ederken, “Mürteza” lakabı ise, takdire gösterdiği yüksek rızâyı beyân etmektedir. Hazreti Osman (Radıyallâhu Anh)’ın şehâdetinin ardından, şehîd edilinceye
dek, yaklaşık beş sene halifelik yapmıştır. Hz. Ali ilk müslüman erkektir Hz. Ali 6 yaşında iken Peygamberimiz (Sav) onu kendi evine götürdü. Terbiye ve himayesini bizzat kendisi üstlendi. Hz. Ali Peygambere ilk iman edenlerdendir. Hatice validemizden sonra Müslüman olmuştur. Hz. Ali, Peygamberimizin (Sav) kızı Hz. Fatime (as) ile evlenmişti. Hz. Ali
ile Hz. Fatıma’nın, Hasan, Hüseyin, Muhsin, Ümmü Gülsüm ve Zeyneb adında beş çocuğu oldu. Hz. Ali Hayatı nda önemli bir nokta, Peygamberimizin vefatıdır. Peygamberimizin vefatında Hz. Ali 33 yaşındaydı. Hz. Peygamber’in
(Sav) vefatı sırasında yanında bulunanların başında geliyordu. Hz. Ebu Bekir (ra) halife seçildiği sırada Hz. Ali (ra) Resulullah’ın hücresinde tekfin ile meşgul idi. Resulullah döneminde gerçekleşen savaşların çoğunda, müslümanların
zaferi, Hz. Ali’nin kılıcıyla gerçekleşmiş, bu savaşlardaki fetihleri nedeni ile Hz. Muhammed (Sav) “Ali’den yiğit ve Zülfikar’dan başka kılıç yoktur” diyen Hadis’i Kudsi de Hz. Ali’yi övmüştür.
KERREMALLAHU VECHEH NE DEMEK?
Çocukluğunda hiç puta tapmadığı için daha sonraları Kerremallahu vecheh: Allah yüzünü mükerrem kılsın, şereflendirsin!” duâsıyla anılmıştır. Sahabe arasında bu şekilde yâd edilen tek kişidir.HZ. ALİ’NİN (R.A.) LAKAPLARI
Tasavvuf erbâbı, Hz. Ali’ye -kerremallahu veche- “Şâh-ı Velâyet” ve “Sultânü’l-Evliyâ” lâkaplarını uygun görmüşlerdir.
Abdulmuttalip, Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz, 8 yaşındayken vefât ettiğinde, Hz. Ali’nin -kerremallahu veche- annesi Fâtıma Hatun -radıyallahu anh- Efendimiz’e mürebbîlik ve annelik yapmıştır. Kendi
çocukları aç dururken Peygamberimiz’in karnını doyurur, kendi çocuklarının üstü başı toz toprak içinde dururken, o önce Peygamberimizin saçını başını tarar, gülyağıyla yağlardı. Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz, daha sonraki hayatında bu mübarek hanımı sık sık ziyaret ederdi. Fâtıma Hâtun -radıyallahu anhfazilet sâhibi, sâlih ameller işleyen sâlihâ bir İslâm hanımı idi. Hicrî 4. senede Medine’de vefat etti.
PEYGAMBERİMİZİN KARDEŞİ
Hicret’in 5. ayında gerçekleştirilen Muâhât/Kardeşlik akdinde Resûlullah – sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz, Hz. Ali’yi -kerremallahu vechekendisine kardeş olarak seçti. O bu iltifat ve lutuf karşısında son derece duygulandı ve:
“–Ben Allah’ın kulu, Resûlullah’ın da kardeşiyim” diyerek sevinç gözyaşları döktü.
ALLAH’IN ARSLANI
Hz. Ali -kerremallahu veche- Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in devamlı yanında bulundu ve bütün cihat hareketlerine katıldı. Uhud’da ve Huneyn’de muhtelif yerlerinden yara aldı. Bedir’de sancaktardı. Aynı zamanda
keşif kolunun başındaydı, hâkim noktaları tesbit ederek Nebiyy-i Ekrem Efendimiz’e bildirdi. Bu mevkîleri işgal ederek Bedir’de mühim bir savaş harekâtını başarıya ulaştırdı.
M-Sefa 2021 - Kadiri Tarikatı