Takip Et:

TARİKAT’A GİRİŞ ve BİR SUFİNİN BİR GÜNÜ / HER GÜNÜ

Tarikata girişte ilk yapılan iş tövbedir. Allah’a (C.C.) dönüş yapmaya tövbe denir. O halde anlaşılıyor ki, tövbe sadece ‘’Tövbe ya Rabbi!’’ demek değildir. Tövbe aslında insanın hayatının akışını, yönünü, yaşam tarzını değiştirmesi demektir. O bakımdan Allah’a (C.C.) tövbeyi güzel yapmak lazım. Ayrıca insanın hatasından, kusurundan, suçundan başka bir de kul hakları olabilir. Tövbe etmek kul haklarını silmez, kulun hakkını sahibine götürüp vermek ve helalleşmek lazım! Günahlarından, kul haklarından başka bir de kılmadığı namazlar, tutmadığı oruçlardan dolayı da vebali olabilir. İnsanın bu dünyadayken kılmadığı namazları, tutmadığı oruçlarını ödemesi gerekir. Allah (C.C.), Habib-i Edibi hürmetine geçmiş günahlarımızı affetsin. Bundan sonraki ömrümüzde, Allah’ın (C.C.) sevgili kulu olarak yaşamaya bizi muvaffak eylesin, sevdiği işleri yapmayı nasip eylesin (Amin). Bundan sonra devamlı abdestli gezin. Abdesti olan bir insana şeytan tesir edemez; insanın hayırları işlemesi kolay olur, şerleri işlemesi zor olur. Her gün zikir vazifelerinizi yapın. Allah’ın (C.C.) rızasını kazanmak için en kestirme yol ve en çok sevap kazanma şekli zikirdir.

ZİKİRLER

Aşağıda belirttiğimiz zikirler Peygamber Efendimiz’in (S.A.V.) tavsiye ettiği zikirlerdir ve her gün tekrarlanmalıdır. Gününüzün münasip bir zamanında, tercihen temiz, tenha bir yerde, kıbleye doğru diz çöküp oturun, gözlerinizi yumun; 100 defa ‘’Estağfirullah’’ diye tövbe ederek başlayın! Ardından,11 İhlas (Kulhüvallahu ehad,…) Bu çok önemli bir sûredir; Kur’an-ı Kerim’in üçte birini okumak kadar sevaplıdır.
1 Felak, 1 Nas, Sonra 3 Fatiha sûrelerini okuyun; Peygamber Efendimiz’e (S.A.V.) ve Peygamber Efendimiz’den (S.A.V.) bize kadar gelmiş geçmiş Evliyaullah büyüklerimizin, Mürşid-i Kamillerimizin, Tarikat Pirlerimizin ruhlarına bunları hediye edin. Ki o mübarekler sizi sevsin, manevi bakımdan yardımcı olsunlar.
Sûreleri hediye ettikten sonra Rabıta-ı Mevt yapmak gerekir. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) hadis-i şeriflerinde ölümü düşünmeyi emrediyor. Sevabı çoktur, faydası çoktur, kalbi cilalar, insanın feyzi artar ve gafletten uyanması mümkün olur, nefsi ıslah olur. Onun için ölümü güzelce düşünün: Kendinizi yatakta yatıyor vaziyette ve son anlarınızmış gibi düşünün. Ölüm geldiğinde sizi yıkıyorlar, kefenliyorlar, tabuta koyuyorlar, camiye getiriyorlar ve namazınızı kılıyorlar. İşte cemaat tabutunuzu aldı kabristana götürüyor.
Toprağa gömdükten sonra imam telkin veriyor. Cemaat dağılıyor ve gidiyor. Kabrin içinde melekle baş başa kalıyorsunuz. Melek soruyor: ‘’Rabbin kim, dinin ne, Peygamberin kim, kitabın ne, kıblen neresi?’’ Onlara cevap verdiğinizi düşünün! Ahiret âleminde Evliyaullah büyüklerimizle, Cenab-ı Mevla’nın zikri ve tesbihi ile ruhlar âleminde vaktimiz geçerken, dünyanın da sonunun geldiğini, kıyametin de kopmaya başladığını düşünün. Ondan sonra Allah’ın (C.C.) huzurunda olduğunuz manasını kaybetmeden, elinizde tesbih ile zikre başlayın: 300 defa ‘’La ilahe illallah’’ deyin. Her yüz defasında ‘’ilahi ente maksudi ve rıdake matlubi’’ deyin! Bu da hadis-i kudsiden alınma sözüdür. ‘’Ya Rabbi! Maksudum sensin, ben
senin rızanı istiyorum!” demektir. Kelime-i Tevhid zikrinden sonra, 100 defa Peygamber Efendimiz’e (S.A.V.) salavat getirin. (Allahümme salli ve barik’i okumak efdaldir. Kısaca ‘’Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala ali seyyidina Muhammed.’’ de denilebilir). Melekler bu salat ü selamı alırlar, Rasulullah’a (S.A.V.) arz ederler: ‘’Ya Rasulullah! Filan ülkenin filan şehrinden filanca sana selam gönderdi.’’ derler. Rasulullah (S.A.V.) de selamınızı alır. Çok hayırlara erersiniz inşallah. Bu zikirleri böyle yaptıktan sonra dualar edin. Kendinize dua edin; dünyanıza, ahretinize… Elbette annenizi, babanızı dualarınızda unutmayın. Çünkü annesine babasına duayı terk eden kulu Allah (C.C.) sevmez. Ama insanın şeyhi Peygamber vekili olduğu için, anne babasından önde gelir. Hocanızı da dualarınızda unutmazsınız. Ondan sonra Müslümanlara dua edersiniz. Konu komşunuza, yakınlarınıza, sevdiklerinize dua edersiniz. Allah (C.C.) sizi ondan dolayı da mükâfatlandırır.


NAFİLE NAMAZLAR

Namazları camide kılın, cemaatle kılın, yirmi yedi kat sevabı kaçırmayın! Cuma namazını asla terk etmeyin! Cumayı terk edenin kalbi mühürlenir, mahvolur. Farz namazlardan ayrı nafile namazlar vardır. Onları da kıldığımız zaman, Allah’ın (C.C.) sevgisini kazanırız.‘’ Bak, kulum mecbur olmadığı şu ibadetleri de severek yapıyor!’’ diye Allah (C.C.) o kulunu sever.

  1. Sabah namazından sonra uyumayıp, güneşin doğmasından yarım saat geçinceye kadar Kur’an okuyarak, günlük virtlerimizi yaparak, dua ederek meşgul olup ardından işrak namazını kılmak sünnettir. Böyle yaparsanız, o sabah bir hac ve umre sevabını kazanmış olursunuz. Bunu kaçırmamaya
    gayret gösterin. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) hadis-i şerifinde şöyle buyurmuştur: “Her kim sabah namazını cemaatle kılar sonra namaz kıldığı yerde oturup güneş doğuncaya kadar Allah’ı zikreder (kerahet vakti çıktıktan) sonra da iki rekat namaz kılarsa bir Hac ve Umre yapmış gibi sevap kazanır”.
    (Tirmizî, Ebvabu’s-Salat, 412, hadis no: 586)
  2. Sabah ile öğlen arasında duha namazı vardır. Öğlene kırk beş dakika kalıncaya kadar kılınabilir. Dört rekat, sekiz rekat veya daha fazla olarak kılınabilir! Bir insan duha namazı kılmaya devam ederse, Allah onu Muhsin kulları zümresine katar.
  3. Akşam namazının sünnetinin arkasından evvabin namazı vardır. İki rekat, altı rekat veya on iki rekat olarak kılınabilir. İnsanın günahları denizlerin köpükleri kadar çok olsa bile, affına sebep olur.
  4. Yatma zamanı gelince taze abdest aldıktan sonra dört rekat gece namazı kılıp abdestli bir şekilde yatmak gerekir. Bir kimse böyle yaparsa, bütün gece ibadet etmiş gibi melekler ona sevap yazarlar. Melekler başına toplaşırlar; ‘’ Ya Rabbi! Bu kulun abdestli yattı; sen bunu mağfiret et!’’ diye sabaha
    kadar dua ederler. Şeytan yanına sokulamaz. Ölürse imanla göçmesine sebep olur. Onun için, geceleri böyle yatmaya çok gayret edin, çok dikkat edin.
  5. Geceleyin de uykunuzu bölüp teheccüd namazı kılmaya çalışın. O da çok sevaplı bir namazdır. Geceleyin iki rekat namaz kılmak, dünyadan da, dünyanın içindeki her şeyden de daha hayırlıdır.

NAFİLE ORUÇLAR

Peygamber Efendimiz (S.A.V.) hadis-i şeriflerinde: “Pazartesi ve Perşembe günleri ameller (Allah’a) arz olunur. Ben, oruçluyken amellerimin arz olunmasını isterim.” (Tirmizî, Savm 44.) buyurarak bizlere Pazartesi ve Perşembe günleri oruç tutmayı tavsiye ediyor. Bu oruçları tutmaya gayret edilmelidir.
Peygamber Efendimiz (S.A.V.) ayrıca her hicri ayın başında, ortasında (ayın 13, 14 ve 15. günleri) ve sonunda oruç tutmayı tavsiye ediyor. Receb, Şaban, Şevval, Zilhicce ve Muharrem aylarında da sevaplı oruçlar vardır; bu günlerde oruç tutmak da çok faziletlidir.


TEMEL ESASLAR

Bizim yolumuz Peygamber Efendimiz’in (S.A.V.) sünnetine uyma yoludur. Peygamber Efendimiz’in (S.A.V.) tavsiyelerini tutacağız. Ayetleri, hadisleri okudukça ve sevap getiren amelleri öğrendikçe uygulayacağız. Günahlardan kaçınmaya çok dikkat edeceğiz, takva ehli olacağız. Haramlara, günahlara yanaşmayacağız, bulaşmayacağız. Nefse, şeytana uymayacağız. Huylarımızı düzelteceğiz. Kötü huyları atacağız, iyi huyları alacağız. Geçimsiz, kavgacı, merhametsiz, vefasız, cimri, pinti olmak ve sözünde durmamak Müslümana yakışmaz; bunlardan vazgeçeceğiz. Tatlı dilli, güleç yüzlü, cömert, iyiliksever, merhametli, sözünde durur, sadık, aşık, veli, mahbup ve iyi kul olacağız. “Her şeyi Allah’tan bilen kimse hayır işi yapmaya muvaffak olur. Nefsini aradan çıkarabileceği için amelini beğenme halinden de kurtulur.” Gavs-ul Azam Seyyid Abdulkadir Geylani Hz. (k.s.) Bu benim söylediklerim çok mühim konulardır. Bunları yaparsanız, cennetlik olursunuz. Onun için, cenneti elden kaçırmamaya dikkat edin, nefse şeytana uymayın! İbadetleri yapın, haramlardan kaçının, Allah’ın (C.C.) yolunda, Peygamber Efendimiz’in (S.A.V.) sünnetine uygun olarak yaşamaya devam edin! Zikir vazifelerinizi güzelce yapın, takva yolundan yürüyün, ahlakınızı güzelleştirin, cenneti kazanın!
Allah-u Teâla Hazretleri ma’rifetullaha, muhabbetullaha erdirsin. Cennetiyle cemaliyle cümlenizi müşerref eylesin. Âmin.
(İnnellezine yübayiuneke innema yübayiunallah. Yedullahi fevka eydihim. Ve men evfa bima ahede aleyhullahe feseyü’tihi ecran ezima). Sadakallahul Azim. (Fetih, 10. Ayeti) [Muhakkak ki sana biat edenler gerçekte Allah-u Teâla’ya biat etmişlerdir. Allah’ın kuvvet ve yardımı biat edenlerin üstündedir. Şu halde kim bu bağı çözerse, kendi aleyhine çözmüş olur. Kim de Allah ile sözleştiği şeye vefa, onun hükmünü ifa ederse, Allah da ona büyük bir ecir verecektir.]
Ahdinize sadık olun, Allah’ın (C.C.) yoluna vefalı olun, sırat-ı müstakimden sapmayın! Allah-u Teâla sizleri bundan sonra nefse şeytana yenilmeyenlerden eylesin. Yolunda daim eylesin, zikrinde kaim eylesin. Tarikatın adabını, ahlakını öğrenip, tekke adabına sahip; kamil, salih, veli, mahbup bir kul olmayı nasib eylesin. Âmin.
Hamd alemlerin Rabbi olan Allah’a (c.c) mahsustur. Güzel sonuç takva sahiplerinindir. Bil ki Allah muttakilerle beraberdir. Düşmanlık sadece zalimlere karşı olur. Salatü Selam Efendimiz Hz. Muhammed’e onun aline ve ashabının hepsinin üzerine olsun. Hamd bizi bu yola ulaştıran Allah’a mahsustur. Eğer
Allah(c.c) bize hidayet etmeseydi bizler hidayet üzere olmazdık. Rabbim bizleri ve bu mübarek halkaya tutunanları sıratı mustakimden ayırmasın. Bizleri sevdiklerinin yoluna erdirsin gazaba ve delalete uğrayanlardan uzak eylesin. Rabbimizin hidayeti olmasaydı bizler hidayete eremezdik. Ya Rabbi bizleri Kuran’dan ve Resulünün sünnetinden ayırma.

Share This:

M-Sefa 2021 - Kadiri Tarikatı

Bizimle İletişime Geçin